ŞİKO Yoldaş’a (Kikan von Freyberg – Ali Durak) bugün Berlin- Niederschönhausen mezarlığında yapılan bir törenle veda ettik. Tören’e onun Berlin’deki Alman, Kürt, Türk, Ermeni, Çerkes ve diğer Türkiye halklarından yoldaş ve dostları katıldı. Cenaze alayı tabutunu ATTF İşçi Korusu marşlarını akordiyonla çalan bir Alman yoldaşın eşliğinde söyleyerek mezarının başına getirdi. Mezarının başında hep bir ağızdan önce Parti Marşı söylendi. Sonra Savaş Yener Yoldaş mezarının başında kısa bir konuşma yaptı. Konuşmadan sonra Enternasyonal marşıyla yoldaşı son yolculuğuna uğurladık. Aşağıda Yener yoldaşın konuşmasını yayınlıyoruz:
Sevgili dostlar, sevgili yoldaşlar,
Bugün sevgili arkadaşımız ve yoldaşımız Kikan’a, sevgili Şiko yoldaşa veda ediyoruz. Önceden de bildirdiğimiz gibi, anma toplantısını ileride korona koşulları gevşetildikten sonra, Nisan veya Mayıs ayında yapacağız. Bu toplantı için sizleri zamanında bilgilendireceğiz. Hepinizin bir kez daha orada olacağını umuyoruz.
Bugün mezarının başında onun hakkında yalnız şunları söylemekle yetineceğim. O bir komünistti, bir Kürt komünistiydi. O, Türkiye Komünist Partisi TKP’nin Merkez Komitesi ve Politbüro üyesiydi. O, inatçı ve ardıcıl bir barış ve sosyalizm, özgürlük ve adalet savaşcısı idi. O, Türkiye’de ve uluslarası alanda proletaryanın baskıya ve sömürüye karşı mücadelesinde bir savaş eriydi. O, Marksizm-Leninizm ve proleterya enternasyonalizminin dik bir savunucusuydu.
1950’li yıllarda partimizin ve ülkedeki parti yönetiminin tümünün uğradığı ağır tevkifattan sonra 1970’li yıllarda, TKP’yi yeniden ayağa kaldırma mücadelesinde O en ön saflardaydı. O bitmez enerji ve girişimiyle partimizin 1973 Atılım’ını dolaysız bir şekilde belirlemiştir. Böylece partimiz Türkiye işçi sınıfının ve halklarının antiemperyalist, antikapitalist ve antifaşist mücadelelerinde tekrar aktif bir şekilde etkili oldu ve bunların örgütlenmesine aktif rol aldı.
Özellikle O Kürt halkının ulusal ve kültürel hakları için, kendi kaderini özgürce belirleme hakkı için ardıcıl mücadele etti. Bu, Kürt halkının en doğal hakkı, varolma hakkını, varlığını red ve inkar eden Türk devlet politikasına karşı ardıcıl bir mücadeleyle mümkün olmuştur. Bu devlet Kürtlerin özgürlük mücadelesini terörist olarak itibarsızlaştırmaya ve aşağılamaya, onu barbarca kanla boğmaya çalışmış ve bugün hâlâ çalışmaktadır. Türk devletinin sayısız onursuz haksızlıklarına, ırkçı hakaretlerine, takibatlarına, tevkifatlarına cinayetlerine karşı direnen Kürtlerin varolma hakkı, her türlü savunma biçimi bu devlet tarafından bastırılmış ve hâlâ bastırılmaya çalışılmaktadır.
İşçi sınıfının ve Kürt halkının kurtuluşu, Türkiye halklarının demokratik bir cumhuriyette eşit haklı, barış içinde birlikte yaşaması, Ortadoğu halklarının barış içinde ortak bir yaşamı O’nun yaşam ve mücadelesinin ana muhtevasını oluşturmuştur.
Bu savaş daha verilip bitmiş değildir. Kikan, Kürt halkının tiran Zahok’a karşı savaşını zafere götüren Demirci Kawa efsanesinde olduğu gibi, halkların diktatörlere ve tiranlara karşı zafer kazanacağından emindi. Bugün bu savaşı Kürt halkı Öcalan önderliğinde diktatör Erdoğan’a ve Ortadoğu’daki diğer tiranlara karşı vermektedir. Kürt halkıyla birlikte Ortadoğu halkları, işçiler ve köylüler, emekçiler birlikte diktatörleri ve tiranları yeneceklerdir. Şiko yoldaş bizleri bu ortak savaşı hep birlikte yürütmekle yükümlendirdi.
Partimizin TİP’le ve diğer partilerle birleşme sürecinde darmadağın edilmesinden sonra Kikan TKP’yi yeniden ayağa kaldırmak için çalışmaya başladı. O Türk devletinin TKP ismini itibarsızlaştırmaya ve kendi iğrenç amaçları için kullanmaya kalmasına şiddetle karşı çıktı. TKP’nin artık tekrar partimizin önderleri Mustafa Suphi ve Bilen’in politik ilkeleri temelinde Türkiye işçi sınıfının ve emekçi halklarının önderi olması ve ülke siyasetinde yeniden önemli roller üstlenmesi gerekiyordu. Biz bu savaşı O’nun tutarlılığı ile gittiği yolda devam ettireceğiz. O bizim savaşımızda yaşamaya devam edecektir.
Kikan hakkında bugün bu kadar. Nisan veya mayıs aylarında yapacağımız anma toplantısında onun mücadelesi ve yaşamı hakkında daha teferruatlı bilgi vereceğiz. Cenaze merasimine katıldığınız için sizlere çok teşekkür ederim.
Bugün aramızda Aram Pehlivanyan yoldaşın kızı Bayan Meline Pehlivanyan da bulunmaktadır. Bizlerden birçoğu onu Ahmet Saydan parti adıyla tanır. Aram Yoldaş Ermeni ve TKP politbüro üyesiydi. Leipzig’deki zor mülteci yıllarında Aram Yoldaşla Şiko Yoldaş çok iyi, sıkı dost ve arkadaş oldular. Daha sonra Meline bu dostluğu devam ettirdi. Bunun için sevgili Meline sana candan teşekkürler. Kikan için bu dostluk büyük bir destekti.
Kikan’ın bir yeğeni, Hülya da aramızda bulunmaktadır. Bu merasimde Hülya ailenin Kürt tarafını temsil etmektedir. Ama Kikan’ın bir başka yeğeni Lisa’da bizimle beraber. O da 18 yıl Kikan’la evli olan Jutta ile birlikte ailenin Alman tarafını temsil etmektedir.
Sevgili Jutta sana özellikle teşekkür etmek istiyorum. Birlikte Kikan’ın son yıllarına refakat edebilmek güzel bir şeydi. Her zorlukta senin gelmen Kikan ve benim için büyük bir destekti. Biz birçok telefon görüşmeleriyle hiç de kolay olmayan konularda karar vermek zorunda kaldık. Sen huzur verici sakin tutumunla her zaman bizlere optimizm aşıladın.
Son olarak hepinize geldiğiniz için çok teşekkür ederim. Korona durumuna göre Nisan veya Mayıs aylarında yapacağımız anma toplantısında görüşmek üzere. Bu toplantıda Kikan’ın hayatını ve mücadelesini daha geniş olarak yaşatacağız.
Berlin, 11 Ocak 2022 TKP – 1920