17 Mart 2021 günü Ankara’da iki önemli olay, milletin iradesine karşı iki siyasi darbe gerçekleştirildi. Birincisi insan hakları savunucusu, poliste çıplak aramayı Meclis’e taşıyan HDP Kocaeli Milletvekili Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesiydi. İkincisi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın HDP’nin temelli kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne açtığı dava idi. Bu iki olay, bu iki darbe gerici faşist AKP ve MHP iktidarının yıllardan beri HDP’ye karşı yürüttüğü saldırıların, planın son aşamaya geldiğini gösteriyordu. Bir yandan HDP milletvekillerinin vekilliğini düşürülecek, yeni fezlekeler hazırlanacak, diğer yandan da HDP kapatılacaktır.
Milletvekillerin vekilliğinin düşürülmesi HDP’nin içinin boşaltmasını, siyasi çalışmalarının felce uğratmasını hedeflemektedir. Son 20 milletvekili hakkında düzenlenen fezlekeler bu amaca yöneliktir. Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi, bundan 5 sene önce paylaştığı bir barış Twiti nedeniyle çarptırıldığı 2,5 yıllık cezanın hızla Yargıtay’da onaylatılması, hukukun, Anayasa’nın çiğnenmesiyle gerçekleşmiştir. Gergerlioğlu ise Meclis’i terketmedi, bu hukuksuzluğa karşı Meclis’te direnişe geçti, adalet için nöbet tutmaya başladı. Ama Erdoğan ve Bahçeli buna tahammül edemedi. 27 sene önce 1994 senesinde DEP’li milletvekillerine yapıldığı gibi polis zoruyla Gergerlioğlu’nun da Meclis’ten çıkartılmasını emrettiler. Gergerlioğlu direnişinin 5. günü, 21 Mart 2021’de sabaha karşı abdest alırken birden polislerin saldırısına uğradı, darp edilerek gözaltına alındı, Meclis’ten çıkarılıp karakola götürüldü. Bu, Meclis’e, halkın iradesine karşı yapılan yeni bir darbe idi. 27 sene sonra bir kez daha TBMM’ni polis bastı. Meclis’in itibarı ayaklar altına alındı. 90’lı yılardan beri Türkiye’de hiçbir şeyin değişmediğini bir kez daha gözler önüne serdi. Tekrar serbest bırakılan Gergerlioğlu ‘’halkımız zalime karşıdır… hakkı ve hakikati söylemeye devam edeceğiz” diyerek mücadeleye devam mesajı verdi. Şimdi önde duran mücadele HDP’nin kapatılmasını önlemektir.
Yaptıkları reform plan ve programlarının hiçbirini tutturamayan ve sürekli oy kaybeden Erdoğan ve Bahçeli’nin kendi faşist iktidarlarını sürdürmek için ellerinde tek ve son çare olarak HDP’yi kapatmak kalmıştır. Onlar bu adımlarının toz ve dumanı içinde yaratacakları milliyetçilik, Kürt ve PKK düşmanlığı ile toplumu daha da kutuplaştırmayı, muhalefeti ve demokrasi güçlerini bölmeyi, felce uğratmayı, ilk seçimde HDP’nin oylarının üstüne konmayı planlamaktadırlar. Şimdi bu planı bozmak muhalefetin ve demokratik güçlerin görevidir. Eğer bugün HDP’ye sahip çıkılmazsa sıra yarın CHP, İYİ Parti ve diğer muhalefet partilerine de gelecektir. Faşist rejimler muhalefeti susturmadan iktidarlarını sürdüremezler. HDP’ye kaşı yapılan son saldırılar Türkiye demokrasisi üstüne çökmekte olan bir kâbusun habercisidir. Gün, tüm muhalefetin ve demokratik güçlerin Kürtlerle birlikte faşist Erdoğan rejimine karşı birleşme, HDP’nin yanında yer alma günüüdür. Yarın çok geç olabilir.
Türk işçi ve emekçileri, köylü ve çiftçileri, esnaf ve zanaatkârları, aydınları ve sanatçıları, kadın ve gençleri!
HDP’ye sahip çık! Erdoğan’ın planlarını boz! Başta Demirtaş, Kavala ve Öcalan olmak üzere hapisteki tüm HDP’lilerle ve aydınlarla dayanışmayı yükselt!
Demokrasi mücadelesinde HDP senin de partindir. Kürt sorununun barışçıl çözümü, Türkiye’nin demokratikleşmesi Kürtlerin ve Türklerin demokratik bir partide güçlü, ortak mücadeleleriyle mümkündür. Bugün bu parti HDP’dir!
Türkiye’de Erdoğan’ın gerici, faşist tek adam rejimini sonlandıracak demokratik bir ittifak güçlü bir HDP ile mümkündür. Muhalefet HDP’nin yanında yer almalıdır!
HDP’yi kapattırmamak işçi sınıfı ve demokrasi güçlerinin, devrimcilerinin ve komünistlerin elindedir. Demokratik ittifakı güçlendirelim, HDP’yı savunalım!
TKP-1920 www.tkp-online.com